İzmir için söylenecek çok söz var. Ama en güzelini Dario Moreno söylemiş:
“Vasiyet ediyorum: Bunu böyle bil, İzmir , tatlı ve sevgili şehrim bir gün şayet senden uzakta ölürsem beni sana getirsinler, fakat mezarıma götürülürken ‘öldü’ demesinler, ‘uyuyor’ desinler…”
İzmir’in en büyük aşıklarından biri olan Dario Moreno’ya ait bu sözler, İzmir’in ne kadar özel bir şehir olduğunu biraz da olsa açıklıyor. 8000 yıllık tarihi ile Mozaik Kent adına laik görülen İzmir’in yüzyıllar boyunca aşığı çok olmuş. İyonlar, Helenler, Roma, Rodos Şövalyeleri, Yahudiler… Bunlar sadece İzmir’in eşsizliğine kapılıp yerleşen ve İzmir’in dokusuna katkıda bulunan birkaç isim. Binlerce yıldır, her birinin izini taşıyan dokular, birçok uygarlığı kıskandıracak bir kent yaratmış.
Yazıya başlamadan önce hatırlatalım: İzmir’i adım adım kişisel ve dijital tur rehberinizle gezmek için Piri Guide mobil uygulamasını indirmeyi unutmayın! 😊
İzmir’e Nasıl Gidilir?
İzmir ulaşım yollarının bolluğu ile en avantajlı şehirlerimiz arasında. Hava, kara, deniz ve demir yolu ile ulaşım imkanları var. Eğer hava yolu ile ulaşmayı tercih ediyorsanız Adnan Menderes Havalimanı’na biletinizi almanız yeterlidir. Havalimanın güzel tarafı ise Havaş seferleri ile şehrin dilediğiniz bölgesine ulaşabiliyorsunuz.
Eğer otobüs ile yolculuğu tercih ediyorsanız, merkezi olması sebebiyle İzmir’e Türkiye’nin her yerinden otobüs kalkmaktadır. Otobüsler, Bornova’da bulunan İzmir Şehirlerarası Otobüs Terminali’ne gidiyor. Yine havalimanında olduğu gibi burada da Havaş servisleri mevcut.
İzmir’e özel aracınız ile ulaşmak istiyorsanız da dört adet temel otoyolu kullanabilirsiniz. Bunlar – İzmir Otoyolu, İzmir-Aydın-Denizli-Burdur Otoyolu, Kuzey Ege Otoyolu, Ankara- İzmir Otoyolu olarak ayrılır.
Nostalji yapmak isteyip tren yolculuğuna hasret kalanlar için de İzmir şanslı bir şehir. İzmir Mavi tren hattı, Ankara, Kütahya, Eskişehir, Balıkesir ve Manisa şehirlerinden rahatça ulaşılabilir.
İzmir’e Ne Zaman Gidilir?
İzmir aslında her mevsim çok özel ve çok güzel. En turistik dönemi ise Mayıs-Eylül arasıdır. Fakat Akdeniz İklimi hâkim olduğu için kavurucu sıcakların olduğu dönemler çok da rahat gezilemeyebilir. Yazın sıcak zamanlarda gidenler için İzmir’e bağlı yazlık bölgelerin bolluğu aslında bir nimet. Bu yüzden daha çok turistik gezi düşünenlerin sıcaklardan kaçınmasını tavsiye ederiz.
İzmir’de Nerede Kalınır?
Büyük ve popüler bir şehir olduğu için her bütçeye göre konaklama imkanı bulmak mümkün. Nerede kalınacağı biraz daha planlarınızın içerisinde ne olduğuna bağlı. Eğer hem gezip hem de şehrin günlük hayatının tadını çıkartmak istiyorsanız Konak, Alsancak ve Karşıyaka kalınması en iyi yerler arasında.
İzmir’de Gezilecek Yerler
İzmir’de mutlaka görmeniz gereken yerleri altta listeledik. Ancak çok daha fazlasını Piri mobil uygulamasında bulabileceğinizi hatırlatmış olalım. Piri mobil uygulaması, size İzmir için en güzel rotaları sunuyor, konumunuzu algılıyor ve neredeyseniz oranın hikayesini otomatik anlatmaya başlıyor. Size sadece kulaklığınızı takmak ve rotayı takip etmek kalıyor. Tamamen sizin keyfinize ve hızınıza göre hareket eden kişisel mobil tur rehberinizi indirmeden İzmir’i gezmeye başlamayın! 😊
Dario Moreno Sokak
İzmir’e gitmişken, sadık aşığı Dario Moreno’nun anısını yaşatmamak olmaz. Gittiğinizde de göreceğiniz gibi bu tipik Rum evleri ile donatılmış sokağın ahım şahım bir güzelliği yok. Fakat yaşatılmaya çalışılan anı çok özel. Dario Moreno’yu bir çoğumuz Deniz ve Mehtap şarkısından hatırlıyoruzdur. İtalyan Yahudisi, müzisyen Dario Moreno İzmir sokaklarında büyümüş ve yine müziğe olan yeteneğini İzmir sokaklarında keşfetmiş. Yolunun Fransa’ya düşmesi ile de ün serüveni başlamış. Tüm dünya tarafından ismi bilinen Dario, nice memleketler görmüş ama İzmir onun kalbinin en güzel köşesinde kalmış hep. Bu yüzden İzmir’i gezerken bir de Dario’nun gözünden bakmayı deneyin. Ne kadar özel olduğunu daha da taktir etmeye başlayacaksınız.
Saat Kulesi
İzmir ile birleşen bu yapıya listemizde yer vermesek ayıp olurdu. Birinin İzmirli olup olmadığını öğrenmek için bir sormanız yeterli olur. O da Saat Kulesi’nde fotoğrafı olup olmadığı. Eğer yoksa, büyük ihtimalle İzmirlidir. İşte İzmirli’ler için o kadar şehrin bir parçasıdır bu kule. Arkasındaki tarih ne diye soracak olursanız hemen anlatalım. Padişah 2. Abdülhamit’in tahta çıkışının 25. yılı şerefine yapılmış bu kule. Kulenin üzerindeki saati son Alman İmparatoru II. Wilhelm, Osmanlı-Alman dostluğunun bir temsili olması için hediye etmiş. Tasarımı ise Fransız mimar Raymond Charles Péré tarafından yapılmış. Daha da ilginci ise bu kule Türk kurtuluş mücadelesinin en önemli tanıklarından bir tanesi. Tarih kitaplarına Yunan işgaline karşı ilk kurşunu sıkan kişi olarak ismini yazdıran Hasan Tahsin’in naaşı saat kulesinin dibinde bulunmuş. İzmir’e gittiğinizde Saat Kulesini ziyaret edip bir fotoğraf çektirmeyi unutmayın.
İzmir Tarihi Asansör Binası
İzmir’in tarihinde bir keşfe çıkmışken İzmir Tarihi Asansör Binası’nı da listenize eklemeniz iyi olur. Yahudi kültürü İzmir’in temel taşlarından bir tanesini oluşturuyor. Hatta meşhur İzmir boyozu da Yahudi mutfağına ait. Yürüdüğünüz neredeyse her sokakta İzmir’de yaşamış Yahudilerin izlerini görebilirsiniz. Belki de en meşhur İzmir yapılarından biri olan Tarihi Asansör de zamanın önemli Yahudi ailelerinden birine mensup olan Nevin Levi tarafından yapılmış. Asansör, vatandaşları 155 basamaktan oluşan ve iki en önemli Yahudi mahalleleri olan Karataş ve Halil Rıfat Paşa semtlerini birbirine bağlayan merdiveni çıkmaktan kurtarıyor. Asıl büyüleyici olan ise tepeye ulaştığınızda size kucak açan eşsiz İzmir manzarası. Vaktiniz olursa mutlaka güneşi orada batırın.
Kızlarağası Hanı
İzmir’in tarihi alanları saya saya bitmez, o yüzden hem mola verip hem de o tarihi atmosferden çıkmak istemeyenler için eşsiz bir yer Kızlarağası Hanı.Kemeraltı’nın en iyi korunmuş en büyük hanlarından biri olan Kızlarağası, antika, takı ve müzik aleti severlerin bulaşma noktası. Aynı zamanda Kızlarağası Han’ı Osmanlı Han mimarisinin en gelişmiş örneklerinden bir tanesi. Han dönemin karakteristiğine de uygun olarak sadece ticaret amaçlı değil, kültürün, bilginin hatta fikirlerin dolaşımının da sağlandığı bir yapı olarak çok amaçlı bir şekilde kullanılıyor. Bu yüzden mutlaka gittiğinizde avluda bir közde kahve içip, gelen giden, işinde olan insanları izleyiniz.
Aziz Polikarp Katolik Kilisesi
Adını İzmir’in koruyucusu Aziz Polikarp’tan alan bu kilise gerçekten görülmeye değer bir yapı. Aziz Polikarp, milattan sonra 70 yılında Anadolu’da doğmuş. On iki havari ve dört İncil yazarından birisi olan Yuhanna’nın öğrencisiymiş. Hristiyanlığın yayılmasına karşı olan Roma imparatorluğuna boyun eğmediği için ve bir örnek teşkil etmesi amacıyla öldürülmüş. Polikarp’ın şehit olması nedeniyle 23 Şubat, Hristiyanlarca oldukça önemli bir gün olarak kabul edilir. Kilisede her sene 15 Şubat’ta başlayan kutlamalar 9 gün boyunca devam ediyor en büyük kutlama 23 Şubat günü yapılıyor. Eğer İzmir planlarınızı daha yapmadıysanız bu tarihler içerisinde gitmenizi tavsiye ederiz. Kilisenin en çok turist çeken özelliği ise Hz. İsa’nın öldüğünde sarıldığı rivayet edilen kefen. Bu kefen gerçek değil tabii ama ölçüleri ve kumaşı aynı olacak şekilde hazırlandığı ve Hz. İsa’nın heykeliyle sergilendiği için çok ilgi uyandırıyor. Kilisenin mimarisi bile başlı başına görülmesi gereken bir detay.
Ödüllü seyahat bloğu & gezgin çift Biz Evde Yokuz’un çizdiği rota, sizin için en güzel hikayeleri ile donatıldı. Duygu’nun ve Bilgehan’ın gözünden adım adım İzmir’i gezmeye ve tabii ki şaşırmaya hazır olun! Hemen buraya tıklamanız yeterli.