AnadoluKapadokyaTürkiye

Kapadokya Gezi Rehberi: Güzel Atlar Diyarı

Anadolu’nun gözbebeği, Güzel Atlar Diyarı Kapadokya’ya hoş geldiniz!

Türkiye’de mutlaka görmeniz gereken yerler nerelerdir diye sorsak ilk 5’te kesinlikle Kapadokya yer alırdı. Burası hem yerli hem de yabancı turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği bir nokta. Bir doğa harikası olan Peri Bacaları’nın ve balon gezintilerinin payı bunda çok büyük. 

Şehir, yılın her senesi sizi bir renk cümbüşüyle karşılıyor. Zaten coğrafi anlamda da hiçbir yerde rastlayamayacağınız eşsiz bir güzelliğe sahip. Mimarisi bile ayrı güzel. Hristiyanlığın ilk kiliseleri, yeraltı şehirleri ve eski dokusunu koruyan kasabalar… Yani sokaklarında dolaşırken bile tarihi size yeniden yaşatıyor. Hatta derler ki Kapadokya, Gaudi’nin La Sagrada Familia yapısına da ilham olmuş.

Yazıya başlamadan önce hatırlatalım: Kapadokya’yı adım adım kişisel ve dijital tur rehberinizle gezmek için Piri Guide mobil uygulamasını indirmeyi unutmayın! 🙂

Kapadokya Nerede?

Kapadokya, Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesinde bulunuyor. Kent, bu bölgenin çoğu iline dokunan bir alanı içeriyor. Nevşehir, Kayseri, Kırşehir, Aksaray ve Niğde bugünkü Kapadokya içerisinde. Kayalık Kapadokya Bölgesi ise sizin daha çok isimlerini duyacağınız Uçhisar, Ürgüp, Avanos, Göreme, Derinkuyu, Kaymaklı, Ihlara ve çevresini kapsıyor.

Kapadokya’ya Nasıl Gidilir?

Kapadokya’ya otobüs veya uçakla gidebilirsiniz. Bazı şehirlerden Kayseri Havaalanı ile Nevşehir Havaalanı’na uçuş var. Nevşehir Kapadokya Havalimanı, merkezden yaklaşık 25 km uzaklıkta. Havaalanı otobüs servisiyle Nevşehir, Göreme veya Ürgüp gibi daha birçok bölgeye geçiş sağlayabilirsiniz. Otobüsle gelen gezginler ise Nevşehir Otogarı’nda inecekler. Buradan otobüse veya taksiye binebilirsiniz. Bir diğer alternatif olan Ürgüp Otogarı, ilçe merkezinde. O nedenle bu noktada inenler ulaşımda pek sorun yaşamayacaklar.

Kapadokya’ya Ne Zaman Gidilir?

Kime sorarsanız sorun Kapadokya’ya en güzel bahar aylarında gidilir. İlkbahar ve sonbahar aylarında havalar daha katlanılabilir oluyor. Tabii ki bahar aylarını sevmeyenler ve bu görüşe karşı çıkanlar olacaktır. Ama tartışmaya kapalı bir konu var: Kapadokya kış aylarında çoooook soğuk. Yine de kabul etmek gerek, Peri Bacaları kışın bembeyaz görüntüsüyle insanın içini öyle bir ısıtıyor ki! “Soğuğa dayanırım, bir atkı ve berenin halledemeyeceği bir şey yoktur.” diyorsanız kışın da gelebilirsiniz 😊

Kapadokya İsmi Nereden Geliyor?

Kapadokya’nın kulağa güzel gelen ismini şimdiye kadar hep “Güzel Atlar Diyarı” diyarı olarak duymuş olabilirsiniz. Peki, Güzel Atlar’ın burayla ne alakası var? Pers dilindeki “Kapatuka” kelimesi ile atların ilk olarak Anadolu’da evcilleştirilmesi buraya bu adı vermiş. Yani en azından kimileri buna inanıyor. Ancak bazı çalışmalara göre Kapadokya ismi, Kızılırmak’ı besleyen dere Kapadoks’tan geliyor. Mayıs ayında giderseniz Kapadoks Irmağı’nın hâlâ aktığını görebilirsiniz.

Kapadokya Peri Bacaları Nasıl Oluştu?

Kapadokya’nın coğrafi oluşumu milyonlarca yıl öncesine dayanıyor. Erciyes Dağı, Hasan Dağı, Melendiz Dağı ve Gül Dağı adlı dağlar Kapadokya’yı lav ve magma püskürterek doldurmuş. Ardından dünyanın soğumaya başladığı dönemde yaklaşık 100 – 150 m yüksekliğindeki lav ve magma tabakaları, yağmur suları ve rüzgârın etkisiyle aşınmış. Bu aşınma sonucunda da peri bacaları oluşmaya başlamış.

Kapadokya’da Gün Batımı Nerelerde İzlenir?

Eğer hava açıksa Ortahisar yakınlarındaki Kızıl Çukur, Kapadokya’da gün batımını izlemek için en ideal noktalardan bir tanesi.

Kapadokya’da Neler Yenir, Ne İçilir?

Limonata

Kapadokya’nın Çukurova Bölgesi bir soğuk hava deposu. Limonlar, elmalar, narenciye Kapadokya’da yer altında depolanır. Bu yüzden özellikle yaz aylarında Kapadokya’ya gelirseniz mutlaka sopsoğuk bir limonata için.

Kabak Çekirdeği ve Kuruyemiş

Kapadokya Bölgesi, kabak çekirdeğiyle de çok meşhur. Ürgüp’te, Avanos’ta veya Göreme’de özellikle sütte kavrulmuş kabak çekirdeğini bir denemenizi tavsiye ederiz. Sadece kabak çekirdeği de değil, Kapadokya özellikle Ürgüp merkezdeki türlü türlü kuruyemişleriyle de ünlü.

Kapadokya’da Nerede Kalınır?

Kapadokya’da konaklayabileceğiniz birçok bölge var. Bunların çoğu mağara konseptindeki mağara oteller. Bu mağara otellerine günümüz dünyasının geçmişle buluşması diyebiliriz. 

Kapadokya’da kalabileceğiniz belli başlı bölgeler:

  • Uçhisar
  • Avanos
  • Göreme
  • Ürgüp

Kapadokya Ürgüp Bölgesi, ulaşım açısından daha avantajlı. O yüzden aileler sıklıkla burayı tercih ediyor. Ancak mağara evleri ve bölgesindeki vadiler, Göreme Bölgesini de en çok tercih edilen konaklama noktalarından biri yapıyor.

Kapadokya’da Mutlaka Görülmesi Gereken Yerler

Kapadokya’da mutlaka görmeniz gereken yerleri altta listeledik. Ancak çok daha fazlasını Piri mobil uygulamasında bulabileceğinizi hatırlatmış olalım. Piri mobil uygulaması, size Kapadokya için en güzel rotaları sunuyor, konumunuzu algılıyor ve neredeyseniz oranın hikayesini otomatik anlatmaya başlıyor. Size sadece kulaklığınızı takmak ve rotayı takip etmek kalıyor.  Tamamen sizin keyfinize ve hızınıza göre hareket eden kişisel mobil tur rehberinizi indirmeden Kapadokya’yı  gezmeye başlamayın 🙂

Göreme Açık Hava Müzesi

Kapadokya Gezi Rehberi Güzel Atlar Diyarı - Göreme Açık Hava Müzesi

Göreme Açık Hava Müzesi’nin Topkapı Sarayı ve İstanbul Ayasofya ile beraber Türkiye’nin en fazla ziyaret edilen 3. müzesi olduğunu biliyor muydunuz?

Kapadokya, Anadolu kültür tarihinde erken Hristiyanlık dönemiyle beraber daha çok önem kazanmış. Bu nedenle Kapadokya’yı keşfederken çok fazla kilise göreceksiniz. Mesela Göreme Açık Hava Müzesi’nde Santa Barbara Kilisesi, Elmalı Kilise, Yılanlı Kilise, Çıraklı Kilise be Tokalı Kilise gibi eşsiz kiliseler yer alıyor.

Sinesos

Sinesos’un şu anki adı Mustafa Paşa olsa da “Sinesos” ismi hâlâ sıkça duyuluyor. Bu kasaba, Anadolu’nun en zengin ve ilginç kasabalarından biri. Onu ilginç ve zengin yapan ise geçmişte havyar ticaretinin merkezi olması. Buraya adım attığınız an karşılaştığınız her bir konağın ve meydanın zenginliği de işte bu havyar ticaretinden gelmiş. 

Sinesos’un en büyük kilisesi Konstantin ve Helene Kilisesi köy meydanında yer alıyor. Kilisedeki fresk ve ikonalar günümüze kadar gelememiş. Fakat dış cephedeki figürler ve en üstteki haç motifi hâlâ duruyor.

Kaya Kaleler: Ortahisar ve Uçhisar

Kapadokya Gezi Rehberi Güzel Atlar Diyarı - Kaya Kaleler Ortahisar ve Uçhisar

Uçhisar kasabasındaki Uçhisar Kalesi, dünyada doğal bir kaya tabakası oyularak yapılan tek kale. Erken Hristiyanlık Döneminde Roma baskısından kaçan kişiler tarafından yapılmış. İnanan insanların bir kısmı yeraltı şehirlerinde yaşamaya başlamış. Diğer bir kısım ise işte bu görmüş olduğunuz kayadan kaleyi yapmış. 

Uçhisar Kalesi’nin 9 kilometre ötesinde bir başka kaya kale daha var: Ortahisar. Ortahisar, Uçhisar’ın yarı büyüklüğünde bir kale. Hatta bu iki kaleyi birbirine bağlayan 9 kilometrelik bir tünel de yapılmış. Peki, 9 kilometrelik böyle bir tünele neden ihtiyaç duyulmuş? Çünkü amaç, istila durumunda kalelerden biri düşerse halkın tünel aracılığıyla diğer kaleye geçmesiymiş. 

Devrent Vadisi

Devrent, aslında Arapça bir kelime. Araplar, geçilmesi zor olan yerlere “devrent” dermiş. Bu adla anılan birçok vadiyi Anadolu topraklarında bulmak mümkün. Devrent Vadisi’nde eskiden yaşam da varmış. Geçmişteki yaşamın kanıtı olarak buralarda küçük pencereler ve ayak izleri görebilirsiniz. Kapadokya’da nem oranı neredeyse sıfır. Bu sebeple insanlar bölgeyi kiler olarak da kullanırmış.

Devrent Vadisi’nde ilginizi en çok farklı farklı şekiller çekecek. Mesela insan elinin hiç değmemiş olduğu çift hörgüçlü deve, Meryem Ana ve fok balığı şekilleri… Tabii ki bunları daha farklı şekilde yorumlayabilirsiniz. Tamamen hayal gücünüze bağlı.

Kapadokya, tabiatın bizzat kendi elleriyle yaptığı bir sanat eseri. Doğa ve insan yapımı dünya o kadar güzel buluşmuş ki! Çok daha fazlasını keşfetmek isteyenler Piri Guide mobil uygulamasını hemen indirebilir.

Kapadokya’dan sonra gezi rotanızda Eskişehir varsa Eskişehir gezi rehberimizi okumadan gitmeyin! 😊

Tags:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir