Merhaba gezginler! Bugün insanlara, uzmanlara bile varlığının mantıklı gelmediği bir bölgeyle karşınızdayız: Göbeklitepe. 12.000 yıl önce, sudan uzakta, yerleşim amaçlı kurulmuş, üstelik insan eliyle yapılmış bir tepe! Gerçekten de insanın aklına yatmıyor değil mi? İnsanlık tarihinde çizgileri değiştirmiş, dünyanın en eski tapınağı burası! Gelin biraz daha yakından inceleyelim.
Göbeklitepe’yi tarihi detaylarını inceleyerek dijital rehberinizle gezmek için hemen buraya tıklayarak Piri Guide mobil uygulamasını indirebilirsiniz.
Göbeklitepe Nerede?
Göbeklitepe Şanlıurfa il merkezine 18 km uzaklıktaki Örencik Köyü yakınlarında bulunuyor. Şanlıurfa’ya da bir göz atayım derseniz buraya tıklayarak Şanlıurfa Gezi Rehberi yazımıza da ulaşabilirsiniz.
Göbeklitepe’ye Nasıl Gidilir?
Göbeklitepe’ye varmak için öncelikle Şanlıurfa’ya ulaşmak gerekiyor tabii. Havayolu tercih eden gezginlerimiz direkt Şanlıurfa GAP Havalimanı’na iniş yapabilirler. Kendini karada daha rahat hissedenler Şanlıurfa Otogarı’na otobüslerle gelebilir ya da kendi araçlarıyla yollara düşebilir.
Şanlıurfa’ya geldikten sonra kent merkezindeki Abide durağından binip Şanlıurfa Belediyesi’nin otobüsleriyle Göbeklitepe’ye gidebilirsiniz.
Göbeklitepe’ye Ne Zaman Gidilir?
Çoğu seyahat gibi Göbeklitepe seyahati için de en uygun zamanlar ilkbahar ve sonbahar mevsimleri. Malum Şanlıurfa’nın kışları çok soğuk yazları da çok sıcak geçiyor. 🙂Göbeklitepe ziyaret saatleri için buraya tıklayabilirsiniz.
Göbeklitepe Gezilecek Yerler Nereler?
Göbelitepe’de mutlaka görmeniz gereken yerleri altta listeledik. Ancak çok daha fazlasını Piri mobil uygulamasında bulabileceğinizi hatırlatmış olalım. Piri mobil uygulaması, size Göbeklitepe için en güzel rotaları sunuyor, konumunuzu algılıyor ve neredeyseniz oranın hikayesini otomatik anlatmaya başlıyor. Size sadece kulaklığınızı takmak ve rotayı takip etmek kalıyor.
Tapınaklar
Tapınakların en belirgin ortak özellikleri T şeklindeki dikilitaşlardır. Kare ya da daire şeklinde planlanmış olması fark etmez, alanın etrafı dikilitaşlar ile çevrili. Merkezlere de karşılıklı şekilde iki T şeklinde dikilitaş konmuş. Dikilitaşlar üzerinde birçok kabartma sembol bulunuyor.
E Tapınağı
Bu tapınakta irili ufaklı birçok çukur bulunuyor. Genel kanı bu çukurların su biriktirmek için kullanıldığı yönünde.
C Tapınağı
En çok zarar görmüş olan tapınak burası. Öyle ki tapınağın merkezinde bulunan 2 dikilitaş günümüze bütün olarak gelememiş. 6 yaban domuzu kabartması, 4 tane de yaban domuzu heykeli barındırdığı için bir gazeteci ‘’Erkek Yaban Domuzlarının Tapınağı’’ ismini vermiş buraya.
D Tapınağı
Burası da bölgedeki en büyük tapınak ve neredeyse hiç bozulmadan günümüze gelmeyi başarmış. Çapı yaklaşık 20 metre. Ortadaki dikilitaşlar ise yaklaşık 5.5 metre boyunda ve 20 ton ağırlığında!
B Tapınağı
B tapınağı C ve D tapınaklarından biraz farklı, yine dairesel planlı ama yaklaşık çapı 10 metre, yani D tapınağının yarısı kadar. Dikilitaşlardaki kabartmalar daha sade, hatta çoğu taşta herhangi bir işleme yok.
A Tapınağı
A tapınağı dairesel bir yapı değil, kazının tamamı yapılmadığı için boyutu ve dikilitaş sayısı kesin değil ama kare bir plana sahip olduğu belli, eni boyu yaklaşık olarak 12 metreye 13 metre. B tapınağı ile kıyasladığımızda dikilitaşların boyları bir nebze daha küçülmüş.
F Tapınağı
F tapınağı Göbeklitepe’de göreceğimiz son tapınak. Yuvarlak planlı bir yapısı var. Burada her bir T’nin arasına yerleştirilmiş sekiler var. Şu ana kadar bu şekilde tasarlanmış yapısı olan bir tapınak çıkmamış gün yüzüne, bu da ilginç bir özellik.
Dut Ağacı
Tepedeki sıradan bir dut ağacı değil burası. Tepede olduğu için bütün alanı görmemizi sağlıyor altında durmak tabii ama esas olayı bu değil. Çok uzun zamandır insanların ‘’dilek ağacı’’ olarak kullandığı kutsal sayılan bir dut ağacı.
Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi
Bu müzenin en önemli özelliklerinden biri içerisinde ‘’eşsiz’’ eserler bulundurması. Birçok müzede çok çeşitli dönemlere ait muhteşem eserler var ama mesela İngiltere’de British Museum’da var olan bir parçanın benzeri, Almanya’da bulunan Pergamon müzesinde de var, ikisi de harikulade eserler, ama tematik olarak, sanatsal yorum olarak birbirlerine benziyorlar.
İngiltere ve Almanya’dan bahsetmişken: Londra ve Berlin turlarımıza da göz atmayı unutmayın. 🙂 Londra Gezi Rehberi için buraya, Berlin Gezi Rehberleri için buraya tıklayabilirsiniz.
Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi ziyaret saatleri için buraya tıklayabilirsiniz. Şimdi birkaç ilgi çekici eser ile devam ediyoruz:
